Geleneğimizde siyasetçiler insanın gözlerine bakarak ,halden anlarlardı, ferasetle suçluyu suçsuzdan ayırır,vicdan mühasebesi ve mühakemesi ile zalimi,mazlumu, mağduru tanır. İrfani eğitim veya ümmi yeteneği ile sorunları çözer, bu tür sorunları çözümekle ilgili aşamalarda; sanıkların mazlum ve mağduriyetine neden olmamak için acil(ivedi ) bir muhakemeyle olayları sonuçlandırarak karara bağlardı,önemlisi suçlulara; suçluluk kimlik ve yaftasını,suçluluk kararına ekliyerek aciliyetle ilan ettirirlerdi .Diğer taraftan acil Yagılanma aşamasına rağmen adaletin gecikmesi sonucunda suçsuz olanlara da suçlu gibi görülen muameleler ihtimaline karşı bu kez ,Devlet ben babayım, babalık görevini yürütürken bazen evladına şefkat tokatı atar gibi davranmışsam aslında bu tür olayların babalık görevinden kaynaklandığını zanlı kişilere şefkatle kucaklayarak bir nevi helallikler gerçekleştirirdi, sonuçta;evlat babasına kin bağlamazdı,hele hele hiyanete hiçbir zaman alet olamazdı,Onun için Geleneğimizde Devletin yapısına "Devlet babadır" ,icra makamının uygulamalarına da "Şeriatın kestiği parmak acımaz" eskimez sözleriyle,millet ve devlet barışı sağlanırdı.
---Devletin görevlendirdiği amir ve memurların hatalı uygulamalarına karşı, Devlete isyan etmez, o hatalı iş yapanlara karşı ''Ne günlere kaldık ey! gazi hünkar, katır defterdar oldu, eşek mühürdar.'' diye Devlet babaya, o kişileri esprili bir hicivle şikayet ederdi.Devlet baba da hemen titizlikle bu konulara odaklanarak olayı aydınlatırdı.
------ Aslında bilinçli Milli kadroların ve yöneticilerin ''Yapay(sün'i) olan simgelere aldanmaması lazım,Aksi takdirde batı modeli olan modern sihir türü ruhsuz içeriksiz, yapay(sün'i)sloganlar, yaldızlı levhalar,Bilbort askılı renkli boyalı kağıt ve yazılara aldanarak karar verdiğinde ,kültür emperyalizmi ile makinalaşan insanların istek ve arzularını bu tür göze hitap eden içeriksiz istemlerle tam kavrayamacağından;ruhsal bunalımdaki bireyin sorununa çözümü tam üretemez.Onun içindirki Cumhuriyet döneminin hükümetlerinin çoğunda yoksulun , çalışanın maaşından vergi peşin alınır,vergi vermeyen varlıklı kişilere ise vergi affı uygulanır,Sapık kişileri hasta kabul kabul etmeyen kanunlar yargılanma aşamasında sağlıklı kişiler gibi yargılar sonuçta sokakta dolaşarak çok büyük sapkınlık yapınca da halkın tepkisi ile idam cezaları gündeme gelir,Devletin siyasi yöneticileri mutlaka "siyaseti" bir insan tanıma sanatı olduğunu siyaset Akedemilerinde zorunlu ders olarak eğitime tabi tutulduktan sonra görevlendirilmelidir,Siyasi tarihimizi incelediğimizde farklı dönemlerde, Hükümetlerin, üst yetkilileri yeteneği tesbit edilmeden hizmetçisi, bekçisi veya ahbap, akraba ve yakınları olan kişileri zorlayarak, rehber danışman gibi kabul ederek bu kişilerle memleketin kangren olan sorunlarını çözmye gidildiği görülmektedir ,bu tür halkın sorunlarını çözme model tarzı;
Açlara su,
susuzlara ekmek.
saçsıza tarak,
görmeze gözlük,
hediye etmeye benzemezmi?
Dikkat edilirse kamu oyu anket yoklama şirketlerinin bu seçimdeki yanılgıları ile tabir uygunsa sınıfta kalmadılar mı? Eğer paralı çalışan seçim anket şirketleri yerine liyakatlı kadrolarla ciddi anlamda seçim stratejileri uygulansaydı, seçim sonrasında "halkın verdiği mesajı aldık" demeğe gerek kalmadan halkın istek ve arzuları seçim öncesi tesbit edilirdi, bütçeleri zorlayan boyalı renkli kağıt, nice emek ve külfetli maddi israflara yazık değilmi? Her ne kadar bu seçimde ciddi anlamda fazla israftan kaçınılmışsa da önümüzdeki seçimlerde bu tür israfların asgariye indirilmesi umuduyla,saygı ve selamlar
Henüz kimse yorum yapmamış, ilk yorum yapan siz olun.