CHP'nin ABD ile Montrö pazarlýðý ortaya çýktý! Kan donduran görüþme Övür, 'Meðer bu Montrö meselesi, birilerinin ulusal takýntýsý sonucu tartýþýlýyor deðil, tam tersine küresel bir el içerideki uzantýlarýyla bu iþi uzun süredir piþirip hazýrlýyor. O elin kim olduðu da malum; her darbenin arkasýndaki ABD...' dedi.
Skandal bildiri yayýnlayan amiraller hakkýnda yeni karar! Övür'ün 'ABD Büyükelçiliði, Montrö için kimlerle görüþtü?' baþlýklý yazýsý...
CHP'nin, 27 Mayýs Darbesi'ne sahip çýkmasýyla baþlayan darbelerle iliþkisi bugüne kadar hiç deðiþmedi. Ne zaman askerlerin sivillere müdahalesi olsa, bir iki istisna hariç CHP hep askerden yana oldu. Bu yüzden de darbeci suçlamasýndan hiç kurtulamadý.
Son emekli 104 amiralin gece yarýsý bildirisinde de durum deðiþmedi. Ýktidarýn ve demokrat aydýnlarýn "muhtýra" dediði bildiriye, "fikir özgürlüðü" diyerek sahip çýktý.
Sorun keþke bu kadar basit olsaydý. Öyle olmadýðýný Ankara kulislerini dolaþýnca öðrendim ve "kaným dondu". Meðer bu Montrö meselesi, birilerinin ulusal takýntýsý sonucu tartýþýlýyor deðil, tam tersine küresel bir el içerideki uzantýlarýyla bu iþi uzun süredir piþirip hazýrlýyor. O elin kim olduðu da malum; her darbenin arkasýndaki ABD...
Hadsiz bildirinin ardýndan...
'Soru ve cevaplarla amiral bildirisi' Belki daha öncesi de var ama bana anlatýlan tarih 2015 yýlýnýn sonbaharý... O günlerde eski CHP Genel Baþkan Yardýmcýlarýndan Yýlmaz Ateþ'in telefonu çalar.
Arayan eski genel baþkan yardýmcýsý, tecrübeli diplomat Onur Öymen'dir. Öymen, "Anadolu Kulüp'te buluþalým" der ve iki CHP'li orada buluþurlar. Öymen, ABD Büyükelçiliði'nden geldiðini söyler ve þunlarý anlatýr: "ABD Büyükelçiliði benimle bir konuyu konuþmak için çaðýrdý. Ben de gittim.
Orada Hüseyin Baðcý da vardý. Bize ABD'den özel bir heyet geldiði, uzun süredir de Montrö Sözleþmesi üzerine çalýþtýklarý söylendi. Sonra da açýk açýk þu soruyu bize sordular: 'Biz Montrö'yü gündeme getirip tartýþýlmasýný istiyoruz, siz ne dersiniz?' Ben hemen, 'Sakýn gündeme getirmeyin.
Bu Türkiye'nin tapusu meselesidir, tartýþýlmasý da doðru deðildir' dedim." Otoplantýda Prof. Dr. Hüseyin Baðcý'nýn ne cevap verdiðini bilmiyorum, ama þunu merak ettim: ABD'liler baþka kimlerle bu konuyu konuþtu? Emekli diplomatlar, generaller, amiraller de var mýydý? Görünen o ki, Montrö'nün tartýþýlmasýný Türkiye'ye dayatan ABD, açanlar ulusalcý ve Kemalistler, suçlananlar ise tartýþmanýn açýlmasýný istemeyen hükümet.
Bu konuda Baþkan Erdoðan ve en son da Meclis Baþkaný Mustafa Þentop çok net tavýr ortaya koydu. Ama buna raðmen bir gece yarýsý 104 emekli amiral, geçen yýl da 126 emekli diplomat olmayan bir tartýþmayý "varmýþ" gibi gösterip tartýþmayý gündemden düþürmediler. Neden acaba? Çok duyarlý olduklarý için mi? Tam da bu yüzden birçok insanýn kafasý karýþtý.
Nasýl karýþmasýn ki? ABD'nin, Baþkan Erdoðan'ý iktidardan indirmek için terörü bile kullandýðý, muhalefete açýk destek verdiði bir dönemde, içerideki ulusalcý-Kemalist emekli diplomatlar, amiraller ve CHP yönetimi, ayný Erdoðan'ý "Montrö'yü kaldýracak, ABD'nin önünü açacak" diye suçluyor. Gerçekten müthiþ ve bir o kadar da kirli bir operasyon bu... Bütün darbeler de böyle olmadý mý? Sað gösterip sol vurdular.
MUHTIRAYA ÝTÝRAZ EDEN CHP'LÝLER
Bu kirli tabloyu artýk CHP'nin milli ve yerli siyasi aktörleri de görüyor. Kemal Kýlýçdaroðlu dahil çok sayýda eski ve yeni CHP'li, hatta Muharrem Ýnce gibi deðiþmeyenler, emekli amirallerin muhtýra gibi bildirisine açýk destek verirken, sayýlarý az da olsa birçok CHP'li o bildiriye imza vermedi.
Bu son 70 yýllýk darbeler tarihi açýsýndan önemli bir kýrýlma noktasý. Tarihe not düþmek adýna, emekli amirallerin muhtýravari bildirisine imza istendiði halde vermeyen CHP'lilerin adýný yazýyorum: Yýlmaz Ateþ, Mehmet Sevigen, Hikmet Çetin, Murat Karayalçýn, Önder Sav, Oya Araslý, Gülsüm Bilgehan ve Adnan Keskin...
Dikkatinizi çekmiþtir, bunlar arasýnda "solcu" geçinen siyasi aktörler yok. Gel de sorma, ABD neden hep "Amerikancý" diye suçlanan sað-muhafazakâr iktidarlarý darbeyle devirdi
Henüz kimse yorum yapmamýþ, ilk yorum yapan siz olun.